21 Şubat 2009 Cumartesi

* AY IŞIĞI *

Ay ışığı oyunu, ölümün kendisinden de acı olan "ölmek",ölümle göz göze gelmek konusu üzerine kurulmuş, ölüm kavramı hakkındaki duyguları, yitirilenleri sıkıntıyı ve suç duygusunu işlmektedir. Oyun anne, baba ve çocuklar arasında işlenmektedir. Oyunda insanı saran bir parlaklık, bir derinlik ve yoğun bir duyğu vardır.

Anne ve baba, ikioğulları ve kızı ile bağları koparmış olmanın acısını yaşamaktadırlar. Anne ve baba hayatta son anlarını yaşamaktadırlar. Filmde en çok göze çarpan, ölümle göz göze gelen babanın öfkesi, korkusu ve şakınlığıdır. Baba devlet memuru iken çok saygıdır, ölümle karşılaştığında, başucunda karısının dışında, ne ailesi, ne teselisi, ne de güveni vardır. İşte oyunun yazarı Harold Pinter'a göre günümüz insanın çıkmazı budur. Anne "Ussallık dediğin,çoktan tası tarağı toplayıp gitti" der. Böylece yazarin gözü ile, 1980'lerde "eline ne geçerse, kap kaç, köşeyi dön" davranışından bize miraz kalan Aile yaşamını sergilenir. Oyunda geçmişe özlem, sevginin ve dostluğun aldatılmaya mahkum oluşu, aile yaşamının iki rakip arasındaki kavga ve ana babanın çocuklarını horlaması olarak görülmesidir.